Monday, October 27, 2014

Uzun Dönemli Dengelerde Bazı Gelişmeler…


Kapitalizm krizde kendini yeniden düzenler. Bu kez de öyle oluyor. Batı’nın sırasıyla İngiltere, ABD hegemonyaları altında şekillenen 150 yıllık egemenliğine dayalı dengelerde Çin’in yükselmesine bağlı olarak önemli gelişmeler yaşanıyor.
The National Interest’de, 1992’de yayımlanan “The West and the Rest” başlıklı makalesiyle, Asya’nın yükselme döneminin başladığını vurgulayarak uluslararası alanda üne kavuşan Singapurlu diplomat, akademisyen Kishore Mahbubani, geçen hafta aynı dergiye verdiği bir demeçte “Çin ekonomisi bir numara olacak, bunun gerçekleşmesini engellemek için yapabileceğiniz hiçbir şey yok” diyordu.
Çin Başbakanı Li Keqiang’ın Almanya, Rusya ve İtalya ziyareti vesilesiyle, bu tartışmalar daha da yoğunlaştı. Financial Times da bu ayın başından bu yana “İpek Yolu” başlığı altında, Çin’in ekonomik büyüme potansiyellerini, dünya ekonomisi üzerindeki etkilerini, Avrupa ile ilişkilerini araştıran denemeler yayımlıyor.
Bu tartışmaları iki başlık altında toplamak olanaklı. Çin ekonomisinin sergilediği yüksek büyüme hızının geleceği. Çin’in dünya ekonomisinde, politikasında artan etkisi. 

Benzersiz bir büyüme performansı...
(...)

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, October 20, 2014

Piyasalarda ‘Panik Atak’























Geçen hafta çarşamba günü ABD ve Avrupa borsalarında dalgalanma (korku) endeksi (VIX) birden tavana çarptı. Borsalar hızla düştü. Cuma günü biraz rahatlayıp toparlandılar. Piyasaların bu durumu adeta bir madde bağımlısının, satıcısı randevusuna geç kalınca, önce eyvah ya polise yakalandıysa, ya gelmezse telaşıyla bir “panik atak” yaşamaya sonra satıcının “geliyorum merak etme” mesajını alınca rahatlamaya başlamasına benziyor. 
(...)

Yazının devamını okumak için "tık"layınz 





Monday, October 13, 2014

‘Realite Sorunu’ - ‘Kaos Lobisi’



AKP liderliğinin, akıl hocası entelijansiyanın teorik ideolojik donanımları, realitenin doğru bir resmini zihinlerinde oluşturmaya yetmiyor; bu çarpık resim, maddi realiteyle çelişince de türlü davranış bozuklukları ortaya çıkıyor.
Bu bozuklukların örnekleri saymakla bitmez, Cumhurbaşkanı’nın “Olayların Kobani ile ilgisi yok” sözlerini, Başbakan’ın “Gerekli talimatlar verildi ve teröristler bir iki saat içerisinde cezalandırıldılar” açıklamasını (artık Başbakan emrediyor, insanlar yargılanmadan cezalandırılıyor) anımsamak yeterli. AKP yazarları da “faiz lobisi”, “paralel”den sonra şimdi de dillerine “kaos lobisi” diye bir şey doladılar. Ne ki, bu “kaos lobisi”, realiteye onların sandığından daha yakın. Ama, onların sandığı gibi değil. 


Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, October 06, 2014

Ebola Salgını Yayılıyor




Öldürücü ebola salgını yayılmaya devam ediyor. Tam bu sırada hac mevsimi başladı; çeşitli ülkelerden yaklaşık 2-3 milyon Müslüman beş gün için Mekke’de toplanıyor. Suudi Arabistan, hac boyunca ebola riski olmadığını söylüyor. Ancak, bu son salgına yakından bakınca kaygılanmamak elde değil. 

3000’den fazla kurban ve artmaya devam ediyor
Bu son ebola salgını, mart ayında Gine de patlak verdi. O günden bu yana esas Gine, Monravia, Liberya, Sierra Leon, Nijerya, Senegal, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Gabon’u etkileyen, Amerika’ya sıçrayan salgının esas olarak Batı Afrika’da yoğunlaştığı görülüyor. Ancak geçen hafta ABD’de Dallas’ta bir vaka görüldü; hastanın ailesi evlerinde karantina altına alındı; Washington’da da bir hasta olduğu söyleniyor (Foreign Policy, 03/10). Ugandalı bir doktorun da tedavi için Almanya’ya getirildiği bildiriliyor.
Ebola virüsü ilk kez 1976 yılında, Zaire’de Ebola Nehri yakınında saptanmıştı. Bu son salgın, esas olarak kırsal topluluklarda patlak veren önceki ebola salgınlarından önemli farklılıklar sergiliyor. Birincisi ilk kez kentsel, nüfus yoğunluğu yüksek alanları etkilemeye başlamış olmasından dolayı öldürme oranı, hastaya bakılmazsa yüzde 90’a, bakılırsa yüzde 70’e ulaşabilen bu virüs salgını mart ayında patlak verdiğinden bu yana, 7 bin 500 kişiye bulaşmış, bunlardan 3 bin 400’ü ölmüş.
ABD Salgın Hastalıklar Merkezi kaynaklı, geçen hafta Londra’da toplanan uluslararası ebola zirvesinde de tekrarlanan bir açıklamaya göre, bu hastalık henüz denetim altına alınamadı, denetim altına alınana kadar ölü sayısı hızlanarak artacak; eğer gereken önlemler zamanında alınamazsa, etkilenen insan sayısı Şubat 2015’e kadar 1.4 milyon kişiye ulaşacak. Bu potansiyel olarak, son tahlilde bir milyondan fazla kurban anlamına eliyor. Bu öngörüler, virüsün mutasyona uğramadığını, vücut sıvıları yoluyla bulaşan şimdiki yapısını koruyacağını, mutasyona uğrayarak havadan bulaşan yeni bir ebola türüne dönüşmeyeceğini varsayıyor.
Bu iyimser bir varsayım; çünkü...
(...) 

Yazının devamını okumak için "tık"layınız