Monday, September 29, 2014

AKP’nin IŞİD Politikası Korkutuyor


AKP yönetiminin IŞİD ilişkileri doğası gereği başımıza büyük belalar açmak üzere...
AKP ve IŞİD, Osmanlı-Arap dünyasının 500 yıl önce Batı’nın gerisinde kalmaya başlamasında etkin olan bir “geçmişe bakış” eğilimini, “ecdadımız” söylemini paylaşıyorlar. AKP IŞİD’le ilgili en önemli sorunun ayırdında değilmiş gibi davranıyor. AKP, IŞİD’e karşı savaşan koalisyona katılıyor ama Türkiye içinde IŞİD’in kadroları, yaygın bir sempatizan kitlesi ve ilişkiler ağıyla varlığını koruyor. AKP kadroları ve entelektüellerinin “realiteyle” ciddi sorunları var. Sık sık kendi fantastik dünyalarına kaçmayı tercih edebiliyorlar. 

‘Cahilliğin keşfi’
Yaklaşık 500 yıl öncesine kadar Yahudilik, Hıristiyanlık Müslümanlık, Budizm gibi dinler, bilinmesi gereken en önemli şeylerin bilgisinin, ya kutsal kitap ya da geçmişin bilgeleri tarafından bize verilmiş olduğunu düşünüyorlardı. 15. yüzyılda Avrupa’da yaşayanlar, kutsal kitabın sınırlarını aşan şeyler olduğunu, bunları bilmediklerini, bu sorunun üzerinde düşünmeye başlayınca da ne kadar cahil olduklarını keşfettiler. 
(...)
Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, September 22, 2014

Demokrasi mi, güvenlik mi?

Önceki pazartesi yazımda, Henry Kissinger’in, “Batı” ürünü eski düzenin dağılmakta olmasına ilişkin iki denemesine değinmiştim. Bunlardan, Sunday Times’da yayımlanan “World in flames” (Dünya Alevler İçinde) başlıklı, siyasal İslam ve Ortadoğu üzerinde yoğunlaşanında rastladığım bir ifade, bana son yıllarda, “demokrasi” ile “özgürlükler”, “istikrar” arasındaki bağlantı üzerinde sürmekte olan bir tartışmayı anımsattı. Kissinger’in de bu tartışmaya dolaylı olarak katılmakta olduğunu düşündüm.

‘Bir devlet çöktüğünde’
(...)

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, September 01, 2014

Kazananı Olmayan Bir ‘Savaş’



Ortadoğu garip bir yer: Gazze’de 7. ayın 7’sinde başlayan savaşın 7. haftası biterken taraflar arasında ateşkes imzalandı. Ateşkes akşamüstü saat 7’de başladı. Hamas savaşın ilk haftasında, Türkiye ve Katar’ın baskısıyla reddettiği ateşkes koşullarını 7. haftada kabul ederek 2012’nin ateşkes koşullarına, kısacası başa döndü. İsrail bu savaştan ne elde etti? O da belirsiz. İyi de peki Gazze de ne oldu? Taraflar, aynen fıkradaki gibi “bu pisliği neden yediler”?

Bu sorunun cevabını ben bilmiyorum. Ancak, ortaya çıkan durum üzerinde düşünmekte yarar var. Ne de olsa, Ortadoğu yine hızlı bir değişimin içinde. 

Yazının devamını okumak için "tık"layınız