Monday, February 24, 2014

‘Ukrayna’da Filler Tepişiyor’

Geçen hafta ortasında, 100’e yakın insanın ölümüne, yüzlercesinin yaralanmasına yol açan çatışmalardan sonra Ukrayna’da iktidar ve muhalefet nihayet aklını başına toplayıp bir uzlaşma noktası bulmaya başlamış gibi görünüyordu.

Sonra her şey yeniden değişmeye başladı. Hem muhalefet içindeki radikal sağcı unsurlar silah bırakmayı reddediyorlardı (New York Times, 22/02) hem de Der Spiegel’de Uve Klussmann’ın vurguladığı gibi aslında, “Sorun ne Ukrayna - AB işbirliği anlaşmasının ne de Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç’in geleceği. Jeopolitik oyun ile Avrupa ve Avrasya’da gelecekte hangi güç merkezleri egemen olacak sorusu gündemin merkezine oturmuş durumda.” (20/02/2014)

Yine o ‘satranç tahtası’

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, February 17, 2014

Yine İran Rejimi ‘Devrimini’ Kutluyor

“Önümüzdeki belediye seçimleri Türkiye’de siyasal İslamın yükselme ve toplumu dönüştürme süreci açısından, çok kritik hatta yaşamsal bir işleve sahip olacak gibi görünüyor. Ne yazık, Türkiye’de liberal çevrelerden, siyasal yelpazenin soluna kadar geniş bir çevrede büyük çoğunluk bu gerçeğin ayırdında değil. Yaşam tarzları, özgürlük anlayışları dini bir rejim altında yaşamalarına kesinlikle uygun olmayan kesimlerin hâlâ karşı karşıya oldukları tehlikeyi yadsımaya devam ediyor olmaları gerçekten trajik.”(http://globalpolitikultur. blogspot.co.uk/2009/04/30-ylndairan- devrimi-dersleri.html) Bu beş yıl önceydi.
 
Türkiye, 2009 belediye seçimlerine giderken İran rejimi de 30. yılını kutluyordu. Türkiye yine belediye seçimlerine giderken İran’da rejim iktidara gelişinin 35. yılını kutluyor. Beş yılda köprülerin altından çok su aktı.

Beş yıl önce AKP’yi, siyasal İslamı destekleyen çevrelerde bugün şaşkınlık, pişmanlık, korku egemen. Bugün özgürlüklere yönelik saldırıların, beş yıldır siyasal İslama karşı çıkanların kafasına sopa gibi vurdukları 28 Şubat şeyinden bile daha ağır olduğunu söylüyorlar. Belediye seçimleri bu kez çok daha kritik, sonuçları kesinlikle genel seçimlerde yankılanacak. Ve bu yerel seçimlere, totaliter eğilimleri artık iyice ortaya çıkan, iktidardan bırakın gitmeyi, bu olasılığı düşünmeyi bile hazmedemeyen bir yönetim altında gidiliyor.

Beş yıl önce İran, Batı’nın gözünde küreselleşme dışında kalmış, “haydut” devletlerden biriydi. Bugün, İran “dünya düzenine” geri dönmeye, “normalleşmeye”, Batı da onu kucaklamaya hazırlanıyor. İran halkının özgürlükleri, siyasi seçenekleri son yıllarda yavaş da olsa artıyor. Yeni Devlet Başkanı Ruhani, “Aşırılıklar sona erdi” diyor (Christian Science Monitor 11/02/014). AKP rejimi hakkındaysa Batı’da iyi bir şey duymak artık çok zor.

Gelin biz “şaşkınları, pişmanları, korkanları” kendi hallerine bırakıp İran’daki 35. yıl kutlamalarına bakalım. 

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, February 10, 2014

Yolsuzluğun Ekonomi-Politiği

Rüşvet, yolsuzluk, bir ekonomik modelden diğerine geçerken oluşan belirsizlik ortamında, “yasal boşluklarda” aniden çoğalır (“Benim memurum işini bilir”). Bir siyasi rejimden diğerine geçmeye zorlanan toplumlardaysa rüşvet, yolsuzluk adeta salgın hastalık düzeyinde bir patlama sergiler. Bu yüzden bu konuyu (hele beraberinde bir baskı, sansür rejimi de geliyorsa) bireylerin ahlak bozukluklarının ötesine geçerek anlamaya çalışmak gerekiyor.

Bir geçiş dönemi semptomu
Benzer bir yolsuzluk, rüşvet patlamasına, 1990’larda SSCB’nin çöküşünün ardından ve neoliberalizm, küresel çapta yerleşik ekonomik yapıları, anlayışları, kültürü yıkarak, yaşamın her alanını metalaştırarak yayılırken tanık olmuştuk. O zaman konu üzerinde düşünürken aktardığım kimi akademik araştırmalara, o yazılarıma ne yazık ki bugün ulaşamıyorum, ama kimi önemli savları anımsıyorum.
(...)

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Monday, February 03, 2014

Piyasalarda Ocak Sıkıntısı…

Gelişmiş ülkelerin borsalarında, 2010’dan bu yana en sıkıntılı ay bitti. Gelişmekte olan ülkelerin ekonomik sorunları da ağırlaşıyor. Capital Economics’in Gelişen Piyasalar (GP) uzmanı, Neil Shearing’e göre “GP’de merkez bankalarının sert faiz artırımlarına karşın, dövizlerin, piyasaların düşmeye devam etmesi, yeni potansiyel olarak daha kaygı verici bir aşamaya işaret ediyor” (RFE/L, 30/01/2014). 

2009’dan bu yana en kötü ay
(...)

Yazının devamını okumak için "tık"layınız